Inglés | Turco | |
---|---|---|
General | ||
General | dish [uk] v. | tekerine çomak sokmak |
General | dish [uk] v. | kösteklemek |
General | dish [uk] v. | kurnazlıkla yenmek |
General | dish [uk] v. | zekası ile alt etmek |
General | dish [uk] v. | hile yapmak |
General | dish [uk] v. | yenmek |
General | dish [uk] v. | batırmak |
General | dish [uk] v. | perişan etmek |
General | dish [uk] v. | kurtulmak |
General | dish [uk] v. | yakayı sıyırmak |
General | dish [uk] v. | bertaraf etmek |
General | dish [uk] v. | reddetmek |
General | dish [uk] v. | arka plana atmak |
General | dish [uk] v. | rafa kaldırmak |
General | dish [uk] v. | kötüleyerek dedikodusunu yapmak |
General | dish [uk] v. | hakkında kötü konuşmak |
General | dish [uk] v. | çamur atmak |
Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Mining | ||||
Mining | dish [dialect] [uk] n. | 28 inç uzunluğunda, 6 inç genişliğinde ve 4 inç derinliğindeki oluk | ||
Mining | dish [dialect] [uk] n. | madenden çıkarılanların arazi veya işletme sahibine ödenen kısmı | ||
Mining | dish [dialect] [uk] n. | izabe tesisine gitmeye hazır bir galonluk kalay cevheri | ||
Gastronomy | ||||
Gastronomy | pie dish [uk] n. | turta kalıbı | ||
Gastronomy | pie dish [uk] n. | derin fırın kalıbı |